Türkiye'ye para girişi başladığında önce borsadan başlamıştı. Kasım-Nisan arasında 3 milyar dolar civarında para girerken sadece iki kez yabancı ürkmüştü. Biri yerel seçim öncesi Şubat-Mart 2024 ve İsrail İran gerginliğinin yaşandığı Nisan 2024. Ülkeye para girişi sayesinde 29 Mayıs itibarıyla Merkez Bankası'nın swap hariç net rezervi 2020'den bu yana ilk kez pozitife döndü. Mayıs'ta Tahvile 7 milyar dolara yakın para girerken borsa yeni rekorlar kırıyordu ama borsayı sürükleyenlerin yabancı olmadığı sonradan ortaya çıktı. TCMB verileri önceki haftalarda yabancıların satışlarına devam ettiğini teyit ediyorken, geçen haftaki düşüş bunun sürdüğünü gösterdi. Geçen hafta iletişim ve sigorta dışındaki sektörler haftayı kayıpla kapattı. Borsada öngördüğümüz üzere yatay trende giriş nedeniyle BIST100 % 2.6, BIST30 % 2.2 kayıp yaşadı.
Şirketlerin 1.çeyrek sonuçları gelmeye devam ediyor. Gelenler pek iç açıcı değil. Geçen yılı yüksek gösteren muhasebe değişikliği nedeniyle bu yıl çoğu şirket hayal kırıklığı yaratıyor. O yüzden buradan pek bir fayda gelmeyecek gibi. Öyle ki borsanın fiyat kazanç oranı yükseliyor. Geçen yıl mayıs ayı sonunda 273 milyar dolar piyasa değeri ile 5.0 olan borsa F/K'sı 2024 mayıs sonunda 435 milyar dolar ile 9.9 F/K'ya yükselmiş durumda. Yani geçen yıl 55 milyar dolar olan kar toplamı bir yıl sonra 44 milyar dolara gerilemiş durumda. Haziran sonuna kadar gelecek mali sonuçlarla bu oranın daha da yükselmesi muhtemeldir. Borsanın en iyi dönemlerinden biri AB müzakere sürecini de kapsayan 2003-2015 arasıydı. BU 13 yıllık dönemde borsanın F/K'sı ortalamada 13 olmuştur. Onda biri oranındaki ay 16 üstü, Onda ikisi dönemde ise 11 altında işlem görülmüştür. Yani bize kârımıza göre daha iyi çarpanlar layık görülmüştü. “Görülmüştü” diyorum çünkü yabancı payı % 70'e kadar çıkmıştı. Son 7 ayda borsada yabancı payı QNBFB hariç tutulursa % 26'dan % 33'e hatta BIST30'da % 48'e kadar yükseldi. Bunun farkını toplam kar azalsa da daha yüksek çarpanla bizi almaya devam etmelerinden anladık.
ABD tarafında ilginç bir durum var. Minneapolis Fed Başkanı Neel Kashkari, gevşemeden önce iyi enflasyon verilerini aylarca görmek lazım. Faiz artırımları masadan kalktı diyemeyiz şeklinde bir beyanı oldu. Ki aynı kişi Mart ayında yıl sonuna kadar 2 indirim olabilir diyordu. Her şeyi geçtim 'faiz artırımı' ibaresini duyunca “piyasa irkilir” diye düşündüm. 2.5 günde Nasdaq % 3.3 gerilediğinde bunun katkısı olmuştur. FED'in yılsonuna kadar faizi indirmeyeceği beklentisi % 10'dan % 21'e çıktı. (güncel: % 15de) Tabi bir de teknoloji şirketleri ile ilgili her türlü haber piyasaları etkiliyor. Geçen de bahsetmiştik NVDIA ve yanındaki teknoloji şirketleri, toplam karı (S&P500 şirketlerindeki kar artışı % 6.0 oldu) ve borsadaki yükselişi sürüklüyor. Orada ortaya çıkacak herhangi bir tereddüt, tüm piyasaları bozabilir. Bu hafta Avrupa MB faiz indirimi beklentisi var. Bakalım oradan nasıl sinyaller gelecek.
Türkiye'de enflasyonun zirve yapması, faizlerin de zirve yapması olarak algılandığından TL tahvillere olan talep devam ediyor ama borsadaki karışık seyrin bir süre daha devamı bekliyoruz. Geçen hafta önerilerin hepsi stop yada hedef gördüğünden listemizi yeniledik. 3 aylıklarını açıklamışlardan SASA, TUPRS, THYAO, ASELS, ULKER'i ekliyoruz.
Herkese iyi bir hafta diliyorum.