Küresel piyasalarda satış derinleşir mi?
Geçtiğimiz haftanın aksine bu hafta küresel piyasalarda zayıf bir ekonomik takvim var. Geçtiğimiz haftalarda olduğu gibi ABD ek teşvik süreci takip edilecek. Temsilciler meclisinde görüşülen paket içinde 1400 dolarlık nakit yardımı ve işsizlik sigortası artışı yer alıyor. Cumhuriyetçi senatörlerin 4 trilyon dolarlık devasa paket ardından bu büyüklükte bir pakete ihtiyaç olmadığı görüşüne biliyoruz. Öte yanda Hazine ve FED'in ne kadar büyük o kadar iyi tavsiyesi ardından Biden yönetiminin geri adım atması beklenmiyor. Demokratların senatoda üstünlüğü var ancak paketin geçmesi için karşı tarafın desteğine de ihtiyaç olduğu kesin. Trump döneminin aksine paket ile ilgili yasal sürecin basında yer almadan ilerleyişi ve hisse senedi piyasaları fiyatlamasına bakılırsa Mart ayına uzamadan sonuçlanabillir.
Öte yanda ABD ekonomik verileri piyasaları memnun etmeyi sürdürüyor. Aralık ayında tarım dışı istihdam verisi 227 bin geri çekilirken Ocak ayında 49 binlik limitli artış gerçekleşti. İşzilik oranı %6.3'e geriledi ve ortalama ücret artışı %0.2 oldu. ISM imalat sanayi endeksi 58.7 olarak önceki aya kıyasla 60.7 geriledi. Ancak servis sektör endeksi 58.7 olarak beklenti üzerinde gerçekleşti.
Bu haftaya dönersek Çarşamba günü FED Başkanı Powell New York Ekonomi klübünün organize ettiği bir webinara katılacak. Aynı gün İngiltere Merkez Bankası Bailey konuşması da takip edilecek. Perşembe günü ABD haftalık işsizlik maaşı başvuruları 775 bin olarak bekleniyor. Perşembe günü Çin'in Lunar yeni yıl tatili başlıyor ve ülkede tatil sezonunda mobilitenin artması bekleniyor. Geçtiğimiz haftalarda covid-19 vaka sayısında limitli artış hareketliliği olumsuz etkilemişti. Çin petrol ithalatında ilk sırada ve ülkede havayolu taşımacılığına yansıyan hareketlilik enerji piyasası fiyatlamasına olumlu yansıyabilir. Cuma günü İngiltere 2020 son çeyrek büyüme rakamının %0.5 olması bekleniyor. 3. çeyrekte ekonominin %16 büyüdüğü düşünülünce ekonomik kısıtlamaların etkisi açıkça görülüyor.
Gelelim geçtiğimiz haftanın covid-19 bilançosuna Ocak ayı son haftasında ABD'de günlük vaka sayısı 150 bin üzerindeydi. Şubat ayına girerken 112-125-116-112 olarak sıralana vaka sayısı ile zirveden geri dönüş gerçekleşti. Önceki haftanın raporunda eyaletler bazında düşen vaka sayısı ile Aralık ayı düşük seviyelerine geri dönülme ihtimalinden ve piyasanın bunu satın alabileceğinden bahsetmiştik. Daha iyisi oldu ve vaka sayısı Kasım ayı düşük seviyelerine geriledi. Dünya genelinde onay alan covid aşı sayısında artış mutasyonlu virüs etkisinin önüne geçmiş görünüyor. İyi haberler gelmeye devam ettikçe küresel piyasaların risk alam eğilimi sürebilir.
Emtia piyasası geneline bakıldığında teknik olarak aşırı satım bölgesinde olanlar ABD tahvil ve bonolar, İsviçre Frangı, Japon Yeni iken aşırı alım bölgesinde olanlar mısır, ham petrol, kursunsuz benzin ve hisse senedi piyasaları olarak özetlenebilir.
Altın piyasasında düzeltme sona erdi mi?
Geçtiğimiz haftanın ilk işlem gününde 1871 dolar/ons seviyesine kadar yükselen spot altın fiyatları sonrasında sert satışler ile en düşük 1785 dolar gördü. Sonrasında gelen tepki alımları büyük ölçüde Dolar Endeksinde geri çekilmede alınan cesaret ile diyebiliriz. Bu hafta 1800 dolar altında fiyatlamaya geri dönülmesi durumunda 1760 dolar desteğine doğru geri çekilme sürebilir. Öte yanda Avrupa para birimi geçtiğimzi haftaya kıyasla Dolar ile rekabet gücünü artırabilir. Bölgede covid-19 vaka sayısının kontrol altına alınmış olması ve Şubat ayı sonunda ekonomik kısıtlamalrdan çıkış ile altının 1800 dolar üzerinde kalma ihtimali ağırlık kazanıyor. Ocak ayının ilk haftasında Georgia seçimlerinde Demokratların üstünlüğü ekonomik reformlar hız kazanacak beklentisi ile Doları güçlendirdi. Bunun yanında uzun vadeli düşük faiz ortamı beklentisine rağmen uzun vadeli tahvil faiz oranları hızla yükseldi. Bu durum faiz vermeyen bir yatırım aracı olarak altına satış olarak yansıdı. Öte yanda Ocak ayında düşen fiziki talep ve Merkez Bankaları'nın azalan ilgisi de cabasıydı. Mevisimsel olarak Ocak, Şubat aylarında yükseliş eğiliminde olan altın 2021 senesine farklı bir başlangıç yaptı. 1875 dolar üzerine geçmedikçe yatırımcı ilgisinin zayıf olacağı anlaşılıyor. Bu nedenle 1875 dolar/ons yukarı yönde kırılmadıkça altının yükseliş trendini sürdürmekte zorlanacağını düşünüyoruz.
Öte yanda ek teşviklerin yanında Biden yönetiminin alt yapı ve enerji piyasasında yeni yatırımlara 3 trilyon dolarlık bütçe ayıracağı beklentisi var. Kuşksusuz ilk önce teşvik paketi takip edilecek ardından gelecek alt yapı yatırımları genişleyen bütçe ile ABD Doları'nda yükselişin önünü keserken altın fiyatlarını yukarı taşıyabilir.
Altın/gümüş rasyosuna gelince 2017 Mart ayı düşük seviyesi altında 67.40'a geriledi. 2008 krizi etkilerinin atlatılıp normal ekonomik koşullar fiyatlamaya başlandığında rasyo 38 civarındaydı. Henüz bu seviyelere geri çekilme beklentisi içinde olmak için erken ancak 2021 ilk çeyrek sonrasında rasyoda geri çekilmenin hızlandığını görebiliriz. Şimdilerde ekonomik büyüme ve endüstriyel kullanımda artış beklentisi ile altına kıyasla daha iyi perform edebilir görüşünde olduğumuz gümüş 70 seviyesi altında kalmayı sürdürebilir.
Yeni haftadan beklediklerimiz
Gelişmiş ülkeler covid-19 vaka sayısında düşüş ile sevinirken gelişen ülkeler mutasyon endişesi ile rahatsız bu hafta teşvik paketi ve yeni aşı haberleri ile küresel hisse senedi piyasaları yükselişini sürdürebilir. Ancak ek teşvik paketi onay sürecinde olası negatif haber akışı arada yükselişin hızını kesebilir. Buna rağmen arada yaşanan düzeltmelerin alım fırsatı olarak görüleceği ve ABD Doları'nda yükselişn hız kesmesi ile emtia piyasasının reflasyon fiyatlaması için cesaretleneceği bir haftaya giriyoruz.